Büyükdere35 x 1wall sergisi kapsamı üzerinde konuşmadan önce seni tanıyalım, biraz kendinden ve sanatsal yaklaşımından söz eder misin? Serginin ismini “Window Shopper” koyma fikri nasıl ortaya çıktı?

- 1994 İstanbul doğumluyum. 2005 yılında graffiti ile tanıştım, o zamandan beri aktif olarak kamusal alanda yazılama ve boyamalar yapıyorum. 2017 yılında geleneksel graffiti pratiğinin beni kısıtladığını hissetmeye başladığımda biçimde arayışa gitmeye karar verdim. O zaman kadar harfi merkeze alan çalışmalar bugün geldiği noktada melez bir hal almış durumda. Window Shopper’da sergilediğim seri, graffiti yaparken sıklıkla temasta olduğumuz dükkan kepenklerinden referansla ürettiğim çalışmalar, bunun yanında gerek galerinin konumu, gerekse konseptin vitrin sergisi olmasından dolayı bu ismi koymaya karar verdim.

Üretim sürecine başlamadan önce kendini nasıl hazırlıyorsun ve süreç nasıl ilerliyor? Eserlerinde farklı medyumlar üzerinde çalıştığını da görüyoruz ve ayrıca sanat pratiğindeki bu çok yönlülüğün oluşum sürecine katkısını bizlere anlatabilir misin? Son olarak eserlerini oluşturan dilin üretim sürecine katkıda bulunan ve seni besleyen kaynakların nelerdir? İlham aldığın figürler ve sanatçılar var mı? Sergi için kurguladığın kamusal alana taşan graffitinden bahseder misin?

- Üretimin benim için bir ihtiyaç haline geldiğini düşünüyorum, bu durum ise sürekli ne ve nasıl yapılabilir sorularını canlı tutuyor, sonucunda günlük hayatta gördüğüm pek çok nesneyi ve olayı potansiyel malzeme olarak algılıyorum. Devamında akla gelen ufak ipuçları ve fikir yürütmeler yeni işlerin tasarım sürecini başlatıyor. Tek bir malzemeye bağlı kalmanın bana uygun olmadığını düşünüyorum, dönem dönem farklı materyaller, yüzeyler kullanıyorum. Graffiti ve sokak kültürüne bağlı olarak eser üretiyorum fakat bu noktada malzeme konusunda kendimi şartlamıyorum. Ulaşabildiğim sürece beni ifade edebilecek her şeyi kullanabilirim, kaynakların ucu çok açık. Sonuçta beslendiğim yer de sürekli dinamik şekilde yaşayan ve türlü rastgeleliklerin bir araya geldiği kamusal alanlar.

Üzerinde çalıştığım işten istediğim sonucu aldığımı görmek en büyük motivasyon kaynağım, bunun dışında gözlemlemeyi önemsiyorum ve iyi bir gözlemci olduğumu düşünüyorum. Takip ettiğim pek çok sanatçı var. Benzer noktalardan beslenen farklı sanatçıların süreçlerini gözlemlemek beni motive eden kaynaklardan biri.

- 1wall sergisinde daha önce yapılmayanı denemek istedim ve vitrindeki boyamayı dışarı taşırdım. Çalışmanın girintili çıkıntılı bir yüzeyde içeriden dışarıya doğru devam edişini görmek istedim, ve finalde çalışmanın bir parçası sergi salonu kapandıktan sonra da insanlarla buluşabiliyor.


Eminim sergiyi ziyaret edenlerde bir tebessüm bırakıyorsun, insanlar seni kamusal alandan çıkıp bir galeri ortamında gördüklerinde şaşırıyorlar. İzleyicide hissettirdikleri açısından nasıl dönüşler alıyorsun?

- İç mekanda eser sergilemek sanatçı kimliğim bakımından bir çelişki yaratıyor ve bu durum hoşuma gidiyor. Ama zamanda insanlar bu duruma alışıyor diye düşünüyorum.
Bu sergi bence oldukça güzel kurgulanmış bir ‘’1wall’’du.

Yeni bir üretime/işe/seriye hazırlanıyor musun? Önümüzdeki dönemlere dair yeni projelerini ve dileklerini de dinlemek isteriz.

- Önümüzdeki süreçte tuval resmi yapmayı planlıyorum, farklı malzemeleri de tuvale dahil edebilirim, bunu süreç gösterecek. Şimdilik Önümüzdeki aylar için netleşmiş ve henüz netleşmeyen sergi ve söyleşiler var, duruma göre hepsini instagram hesabımdan duyuruyor olacağım.